[Kitap Canavarları Blog Turu #11] Dikkat! Aşk Çıkabilir - Asude || Yorum + Çekiliş

Kitap Adı: Dikkat! Aşk Çıkabilir
Yazar: Asude
Yayınevi: Ephesus
Sayfa Sayısı: 519

 Onların Hikâyesi nefretle alevlendi, aşkla mühürlendi!

Birbirlerinden nefret eden iki insandı onlar… Oysa evlendiler…

Uslanmaz bir asosyal olan İlkim’in hayatındaki tek amaç başarılı bir bilim kadını olmaktır… Onun modayla, makyajla işi yoktur ve gözlüğünün ardındaki dünyada ders notlarıyla mutludur.

Evlenmek için hayallerinin profesörünü beklerken, karşısına tehlikeli, kaba, bilimden anlamayan, öfkeli bir işadamı çıkar. Martin Turner… Bu Amerikalı adamla asla evlenmemesi gerektiğini bilse de muhteşem kariyerinin anahtarının onun ellerinde olması işleri rayından çıkaracaktır.

Genç kız, ilk andan beri koşarak kaçmak istediği bu yakışıklı ve karanlık adama, hayatının tüm ideallerini çiğneyerek tutkuyla çekilirken ilk kez gerçek bir kadın gibi hissetmeye başlar.

Ve genç adam, gizli çıkarları uğruna evlendiği bu kızı Amerika’ya götürdüğü gün ondan kurtulma planları yaparken, sessiz karısı hayatının merkezine yerleşir.


Aşk nefreti gölgesi gibi takip ederken bu nefretten bir aşk doğabilir mi…

Peki ya sırlar açığa çıktığında gerçek aşk yalanlara direnebilir mi?


İlk Asude romanımı da bitirmiş bulunmaktayım. Ne diyeceğimi bilemiyorum, evet iyi bi kitap bekliyordum. Bu kadar Asude fanı- yani Asuny- sahte olamazdı. Bu övgüler boşuna olamazdı. Ama bu kadr iyi bi roman olacağını da sanmıyordum! Ben Asudeyi niye bu kadr geç fark ettim. Evt, yeni kimliğimi açıklıyorum ben de artık bir Asuny'im. Yaşasın Asunylar! :D


Canavarların sohbetine kitabı bitirdiğimi yazdığımda, beğenip beğenmediğimi sordular. bende "sevdim ben :D asude'nin tüm kitaplarını alıcam :D"dedim. Cevap olarak" o kadar mı?" dediler. Canavarlar benm fazla kitep beğenmeme alışık değillerdir de. Eee ama bu kitabı beğenmemek de elde değil.

Tur kitabımız olduğu için bu kadar övdüğümü düşnebilirsiniz. Ama gerçekten öyle değil, gerçekten övülmeyi hak ediyor. Dili o kadar akıcı ki, tek oturuşta ilk 300 sayfasını sıkılmadan eğlenerek okudum. Hiç bitmesini istemediğiniz bi öykü gibi. sabah erken kalmam gerekmese tek gecede bile bitirirdim, hiç kuşkusuz.

Öykünün büyük bir bölümü Amerikada geçsede ülkem insanı ilkim sayesinde hiçde el ülkede hisetmiyorsunuz. Yabancı dilden çevirilmiş romanlarda ki düzlük ve batılı klasik espirilere on basıyor, o alışık olduğumuz türklere öz tamlamaları sizi sizden alıyor. Bu kitaptaki her şey sizi sizden alıyor gerçi mesela başlı başına bir Martin var. Hakkında sıkılmadan saatlerce konuşabileceğiniz bi Martin Turner.

Martin den bahsetmişken biraz karakterler hakkında konuşmak istiyorum. Kitap iki ana baş karakter ve iki ana yan karakteren oluşuyor. İlkim ve Martn ana baş karakterler olurken Martin'in kız kardeşi Marryson ve eks eşi Seth ana yan karakterler oluyor. Kitabı okurken hem yeni alevlenen bir aşka hem de küllerinden doğan bir aşka tanıklık etmş oluyorsunuz.


 

 

Konusu;


İlkim derslerini ve kariyerini hayatının önceliği haline getirmiş bir genç kızdır. Bu genç kız aynı zamanda Amerikanın saygın üneversitelerinden biri olan sssssss üniversitesine de kabul edilebilecek kadra zeki, çalışkan ve başarılıdır.

Bir gün asistanlığını yaptığı bir profesör'ün öğrencilerinden birinden bi arama alır. Kendisini bara davet eden kızın teklifini geri çevremeyen İlkim, gideceği barda Martin Turnerle karşılaşacaktır. Bu amerikalı adamın başına-bilmeden-bir sıra bela açmasıysa kaçınılmaz olacaktır.

Martin Turner bir ana önce ülkesine dönmeye çalışmaktadır ama bazı dört göz fosilleden dolayı bu isteğini gerçekleştirememektedir. Martin Turner bu İlkim denilen kızdan hiç haz etmemiş ve bir daha karşılaşmak istememektedir.

Birbirlerinden uzak durmak isteyen bu ikili hem soyut hem somut anlamda bunu başaramayacakalrdır. Çünkkü Martin'le İlkim'in iş adamı babası Haldun Acaroğlu birlikte çalışmayı düşünmektedirler.

Magazinin de ağzı torba değil ki susturulsun! Bu ikiliyi bir araya gelmekten başka şans vermeyeceklerdir.

İyi Okumalar.


Spolier..

Aşk romanlarında hep bi barbara olur. Olmazsa olmaz ama bu bana biraz sinir bozucu geliyor. Yani kızın suat hocasına diklenir ama kendisinin barbarasina bizim kız hiç bişe yapamaz. Oldu yaşayan taşım. Tabi bu biraz benim tatoom gibi. Yani bence gurur aşktan önce gelir. O yüzden hiç bi ilişkide restimi çekmeden edemem. Aşk romanlarında da bu durum bana en çok ters gelen şeydir. Çünkü adı üstünde aşk romanıdır ve her şeyden önce aşk olduğnu vurgular.      

Yani mesela o kadar hakarette bana ters geliyor. Biri bana hakaret edecekte ben onla evlenicem?! Yada evlendikten sonra bana hakaret edecek?! Önce ağız dağıtılır, yavaşça söylediklerinin hıncını almak suretiyle. Sorada doğduğuna pişman etme moduna geçerim, uzun süre çıkmamak üzere.

Yine de bu hakaret ve çatışmalar olmadn bi aşk hayatı düşünülmez heralde.


Seth ise Martinden daha fazla sevdiim bi karakter oldu. Aslında daha fazla sevmek de denemez... Martinin Seth'i küçük görmesi -ve zanımca bu parasından kaynaklanıyordu-, o yukarıdan bakışları ve yargılayıcı tavrı Seth'in daha bi sevdirtti bana. Tabi yinede Seth'in Marry iş yerine zincirlemesi ve sonra kadına para teklif etmesi faln çok küçük düşürücü aşağılayıcıydı. Ve bence değerini kaybeden Seth den başkası değildi, hani rtada çocuk faln olmasaydı ben kesinlikle ikisinin birlikte lmasını kınardım. Ne ekadannn bütük bi aşıkta olsan böyle tavırlar içerisinde ise bi .. yaramaz benm ktabımda!.

The end, Spoiler.

Pek aşk insanı olmayan bu deliden bi aşk romanı yorumu böylece yazıldı ve bitti. Şimdi çekilişe katılmayanlları buraya alalım ;)


 

(Katkılarından dolayı Ephesus ailesine ve yazarımız Asude hanıma kucak dolusu Teşekürler yolluyoruz .)


a Rafflecopter giveaway



Yorum Gönder

 
Support : Sitemiz | iY | Facebook Takip
Copyright © 2011. FULL TEK LİNK FİLM - All Rights Reserved
Hazırlıyan By SmuserWebsite Published by Mas Template
Proudly powered by Blogger