Özgün Adı : Shadow Music
Yazar : Julie Garwood
Çevirmen : Kübra Tekneci
Yayınevi : Epsilon
Sayfa Sayısı : 390
Aşkın, nefretin, intikamın ve saf arzunun özüne inen sürükleyici bir hikâye…St. Biel’li Prenses Gabrielle için İskoçya şaşırtıcı manzaraların, vahşi klan şeflerinin, aldatıcı vadilerin, dik gölgelerin – ve şimdi de hilekârlığın, ihanetin ve cinayetlerin diyarıdır. Muhteşem güzelliğiyle tanınan ve İngiltere’nin en güçlü baronlarından birinin kızı olan Gabrielle, aynı zamanda Highlands topraklarında barış isteyen kral için mükemmel bir pazarlık kozudur. Kral John, Gabrielle’in iyi huylu ve asil bir beyle evlendirilmesine karar verir. Ama bu evlilik asla gerçekleşmeyecektir.Muhafızlarıyla birlikte akıl almaz bir zalimliğe tanık olan Gabrielle için her şey bir anda değişir. Okuyla tek atışla birinin canını alırken, bir başkasının hayatını kurtarır ve böylece savaş başlar. Birkaç gün içinde eski ve yeni düşmanlar arasında büyük bir kavga alevlenirken Highlands tutkuyla tutuşur. Gabrielle’in sakladığı sır yüzünden İskoçya’nın en korkulan adamı Colm MacHugh’un cesur olmak için yeni bir sebebi vardır. Colm’un delici bakışlarının altında Gabrielle’in ne bedeni ne de kalbi güvendedir.
“Sürükleyici ve ilgi uyandırıcı.”
-Publishers Weekly-“Garwood tarihi aşk romanı yazarları arasında parlayan bir yıldız.”
-The State-“İskoçya’nın masalsı atmosferinde maceraya doyacaksınız.”
-The Roanoke Times-
Bir İskoçlunun aşkı.... ve tabi kızımız bir ingiliz. Tarihi bir düşmanlık. Efsanevi bir aşk!
Bir itirafta bulunuyorum-Şimdi. Küçükken iskoç erkelerine hep gülerdim ekoseli etek giyen tuhaf bir enstrüman çalan ilginç insanlar! Ne mi değişti-Büyüdüm! Ve bu tarihi aşk romanlarına hayran kalmaya başladım :D
Her okuduğum TAR (Tarihi Aşk Romanı) türündeki kitap beni bu türe daha fazla bağlamaya başladı. Kim inanırdı çıt kırıldım kızlardan nefret eden benim gibi bir kızın çıt kırıldım kızlarının hoşlandığı bir kitap türüne bayılacağına! Şahsen seneler önce bir kahin bana ilerde sevecen bu tür kitapları deseydi-bir yerimle gülerdim!
Ama gel gör ki seneler sonra kitapçılarda romantik bölümünü alt üst eden biri olup çıktım!
Neyse bu kadar'Ben' yeter gel gelelim 'Kitap'A. (Yorumun tamamın da okuduğunuz da rahatsız etmeyecek kadar az spolier vardır. Alıntılar hariç :)
Öncelikle kapağına;
Bu kapaklar ÇoooooK benziyor hatta kapaktaki kızların giydikleri kıyafetlerin aynı olduğunu düşünmeye başladım :D
Kendini Aşka Bırak yorumu için tıklayabilirsin(Bir tarihi aşk romanı daha :)
Gabrielle'nin bir çok seveni vardır. Hemde nası.... Sonunda güçlü bir baran olan babası onun evleneceği kişiyi seçer ama adam düğün günü -daha Gabrielle adamı bir kez bile görmeden-ölür! Daha doğrusu öldürülür.
Sonra sanki bu haberi bekliyormuşçasına Gabriella'nın iki belalısı kralın fermanıyla çıka geldi işler baş döndürecek kadar karışmış olduğu bir anda Prenses Gabriella her şeyini kaybetti, Her şeyini! Ünvanını bile!
Ama Gabriella düğün günü kiliseye giderken bir şey yapmıştır! Babasına söz vermesine rağmen! Kendini tutamamış bir kişinin hayatını kurtarmış aynı zamanda da bir diğerini öldürmüştür.
Ve şimdi kendini ülkesinden sürülür halde bulan Gabriella, hayatını kurtardığı adam'ın abisi tarafından kurtarılacaktır. Her şey karşılıklı!............ İyi Okumalar!
Kitabı okumamış arkadaşlarım. Bu kitabı okuyun :D Puanımdan anlaşılacağı üzere ben çok sevdim. İnanıyorum ki sizde seveceksiniz.
Yukarıdaki dört cümle aşağıda yapacağım saçmalık ötesi konuşmanın özetidir. Teşekkürler :D
Öncelikle iki karakteri de gereğinde çok sevdiğimi söylemeliyim!
Gabie-savaşçı-güçlü-düşünceli-akıllı-sevimli!
Colm-savaşçı-güçlü-düşünceli-akıllı-sevimli(Yani kendi çapında :) !
Birbirine bu kadar uyan bir çiftin hikayesi mi?
Zevkli-komik-romantik-hüzünlü-heyecanlı-komik demiş miydim? :D
Konuyu anlattık, karakterlerden bahsettik, sıra yazarın dilinde;
Sevilecek tüm karakterleri sevdim, nefret edilecek tüm kararkterlerden de nefret ettim! Yazarın dili o kadar başarılı ki istediğini size düşündürüp hissettirebiliyor. Aferin sana Julie!
Son olarak kitap da okurken zevk aldığım özelliklede güldüğüm yerleri size yazmak istiyorum kitabın farklı yerlerinden alıntı yapacağım için doğrudan Spolier olmaktadır dikkat!
O sırada adam kolundan tutup onu kendisine doğru çekti ve yüzüne bir yumruk attı.
Colm="Onun kim olduğunu öğrenin"
Tüm Buchanan ve McHugh savaşçıları emri anladı. Ama Peder anlamadı.
Peder="Kimden bahsediyor? Ne istiyor?"
Savaşçılardan biri= "Leydi Gabrielle kimim vurduğunu bilmek istiyor."
Peder= "Biri ona vurdu mu? Ah, Tanrım."....."Ama bey neden..."
Bu soruyu başka bir savaşçı cevapladı " McHugh öldüreceği adamın adını bilmek istiyor" syf161

Colm onu eve kabul ettiğinde , Brpodick bazıinsanların bebeğin başka bir adamdan olduğunu düşünme ihtimaline karşı ona evliliği ertelemesini önermişti. Colm'un ise başka bir çözümü vardı. Bebeğin ona ait olduğunu bilecek ve aksini iddia eden herkesi öldürecekti. syf299
(Her şeyi yazmaya üşendiğim için kısaltmış olabilirim:)

Yorum Gönder